31 Ekim 2011 Pazartesi

'Neden yazılmıyor blog, neden' diyor kardeşim aniden ve ...

Neden yazılmıyor blog neden diyor kardeşim aniden ve ben bir farkediyorum ki hakikaten çok aralıklı yazıyorum :(  Bu aralar içimde bir sıkıntı var nedense. İçimden giyinmek gelmiyor, hadi giyindim yazmak gelmiyor... Bana böyle oluyor bu aralar bilmiyorum sizlerde nasıl havalar. Sanırım yaşananlar okunulan haberler pekbi kötü geldi bana. Gerçi iyi gelecek bir yanı yok ya, orası da ayrı:(
Özürlerle beraber bugün post paylaşmak istemediğimi tarafınıza iletiyorum.Kimbilir belki yarına herşey değişir...

27 Ekim 2011 Perşembe

Zümrüt yesili elbise!

Bu aralar pek içimden gelmiyorsa da yazmak,blogum adına görevim en azından fotoğraf paylaşmak!
Zümrüt yeşili elbisemle MOMTAGE akımının devam ettiğini hatırlatayım istedim sizlere. Yıllar öncesinden kalma bu elbiseye bayılıyorum. Önceki halinde kolları bileklere kadar uzundu. Ben kollarını kısaltmayı düşündüm ve kısalttım. Bu haliyle günlük olarak daha rahat kullanılıyor. Kimi zaman siyahlarla kombinlediğim bu elbiseyi bugün kahverengi ince bir kemer ve kahverengi botlarımla tamamladım.
Takı seçimimi de yine zümrütten yana kullandım.
Bu elbise için zannederim toplu saç daha iyi olacaktır. Ben bu günlük böyle yaptım fakat siz boynu bu denli kapalı kıyafetler için toplu saç kullanabilirsiniz.






Umarım bu halimi de beğenirsiniz.
Sevgiler benden
yani
elvinodabaşıpekiyiden

23 Ekim 2011 Pazar

cicek cicek elbisem:)

Sabah bir hışımla kaltım saat 6 da.Dün akşam inanılmaz komik bir film izleyerek yatmıştım.Amacım biraz gülebilmekti. Ya gülmeye ihtiyacımız olduğu günlerde olduğumuzdan ya da filmin hakikaten komik olduğundandı, kahkahalarım. Sanırım komedi filmleri insanın ruhuna iyi geliyor. Bu arada geç yatmama rağmen 6 da kalkabildim ya, çok şaşkınım. Bu arada saat 6 da bildiğin her yer karanlık ve sessiz. Sokaklar boş ve eşsiz...
Neyse kalktım güzel bir duş sonrası çok güzel bir kahvaltı yaptım:) İşte bu nedenden midir bilinmez bahar geldi aklıma. Enerji doluyum yaa bugün, dedim 'ruh halime uygun bir şeyler giyineyim'. Zaten kaç gündür onu yapmıyor muyum? Hazır günlerden de cumartesi. Açtım dolabı ve bir baktım ki baharlık elbiselerimin hiç biri yok!!!! ÇALINMIŞŞŞ :P Şaka tabi:):) Allah korusun:):)Her birini geçenlerde artık giyilmezler diyip kaldırmıştım:) Bir tanesi gözden kaçmış ve bana göz kırptı dolabımdan.

 Hemen aldım elime ve giyindim üzerime. Bir kaç hamle yapmalıydım eksik olan yerlerine:)Beline bir kemer, altına bir çorap, üzerine bir yelek geçirdiğimde işlem tamamdı.

Tek eksik ise takılarımdı. Takıların ilhamını ise elbisenin içindeki fuşyalardan pembelerden aldım ve o renklere uygun bir kaç takı taktım.Neden zaten başkın olan rengi seçtim hemen açıklayayım. Zaten çok hareketli bir elbise... Takılar da göze çarparsa bildiğiniz kıyafetin ve takıların arkasında kalırım. İşte bu nedenle ben arkada kalacağıma takılarım arka planda kalsın dedim ve elbisenin içinde kaybolabilsinler diye onları seçtim.
Ayakkabı tercihimi ise geçen gün aldığım lacivert rugan ayakkabılarımdan yana kullandım. 
Fena olmadım anlayacağınız...
Ama önemli olan sizin puanlamanız;)

Ben mi?
İyiyim bugün biraz...
Geçen günlere nazaran sadece biraz daha fazla...
Darısı güzel günler göreceğimiz haftalara, yıllara...
sevgiler benden
yani
elvinodabaşıpekiyiden

21 Ekim 2011 Cuma

karalar bagladım:)

Yeni umutlar için yeni bir güne merhaba diyorum ama niye karalar bağlıyorum olayın özüne hemen iniyorum...
Bu aralar ruh halim pek öyle canlı renkleri taşıyabilecek durumda değil zaten sizlere de mahçup mahçup yansıtıyorum:( Madem ki ruh halim böyle o zaman bırakalım karalar bağlayayım diye düşündüm:)
Dolabımdaki siyahların içinden bir demet yaptım bugün hem de fiyonklu:)
Piticik kollarına bayıldığım siyah bir elbisem var benim. Bu elbiseye bakınca birşeyler eksik diyor insan ve tamamlamadan edemiyor. İşte bu nedenledir ki ben de beline 'karalar bağlamak' konseptine uygun olsun diye siyah geniş bir kurdele bağladım.
Kurdeleye olan zaafımı bilirsiniz. Kurtarıcı kurdeleler benim için, yeri gelir kıyafetin bir parçası gibi olur yeri gelir aksesuarı gibi. İşte bu nedenle gidin bugün en güzellerinden seçerek bir kurdele yatırımı yapın:)
 Kalınından incesine naifinden çılgınına bir cümbüş yaratın aldıklarınızla çekmecenizde. Görüp bakacaksınız o kurdalelerle kıyafetlerinize başka bir boyut kazandıracaksınız. Fakat önemli bir detay var o da şu; lütfen kurdele seçiminiz kaliteli olsun.Sıradan bildiğimiz en ve renkteki kurdelelerden özellikle kaçının!
Benim favorim yaklaşık 6-7 cm eninde olan kalın kadife kurdeleler. İpek saten olanları da yine çok güzellerinden.
İçlerinde olmazsa olmazları ise siyah ve haki yeşil;)
Neyse onun dışında çok tekdüze giyindiğim için daha fazla balladındıra ballandıra anlatmama gerek yok. Siyah zaten asil ve anlamlı bir renk anlatması gerekenleri kendisi anlatıyor...
Üzerimde kullandığım tek renk ise ojelerim siz isterseniz böyle bir kombinle şeffaf, siyah, kırmızı tonları da kullanabilirsiniz. Ben narçiçeğine benzer pembeden yana kullandım. :):) Sanırım şu renklere verdiğim isimlere çok gülüyorsunuzdur. Olsun gülün...çünkü ben de gülüyorum:)
Gülmek güzeldir, tıpkı ağlamak gibi...
Bakalım beni bugün de beğenecek misiniz?






20 Ekim 2011 Perşembe

X renkleri, X kesimleri, X şekilde kullanabilirsiniz!

Güüüüünaydın STİLEO'cularrr:)
Beni birazcık olsun rahatlatan bu blog için siz takipçilerime öncelikle teşekkür ederim. Biliyor musunuz benim iki yanım var; tıpkı kıyafetlerin bir tersi bir düzü / bir içi bir dışı olur ya onun gibi. Ters yani iç diye isimlendirdiğim yanım bu bloğa elimden geldikçe pek yansıtmadığım genelde üzüntülerimi sıkıntılarımı problemlerle başetmelerimi içinde barındıran tarafım. Dış yani düz yanım ise pozitif baktığım pozitif bakmaya teşvik ettiğim yanım. Her ikisi de çok gerçek çok samimi ama diyorum ya ikisinin de yeri de, kişileri de okurları da ayrı...
Neyse...Bu arada sanırım bu gördüğünüz düz yanım, biraz uzatmayı seviyor:)Beni böyle sevin sevecekseniz demeden kısa kesip, bugün ne giyindim'e dönüyorum.Karşınızda 'siz de ..x. renkleri ..x. kesimleri ...x şekilde kullanabilirsiniz' başlıklı yazım:)

Bugünkü renklerimiz mavi ve füme.
Füme ve maviyi bir biri ile kolaylıkla kullanabilirsiniz. Çünkü biri içine kapanık bir renkken, diğeri dışadönüktür ve bu nedenle birbirlerini kolaylıkla bütünler. Evet, füme içe kapanık bir renktir, mavi ve tonları ise dışa dönük:) Bence renklerin de bir kişiliği var, tıpkı kişiliklerin renkleri olduğu gibi...
Bakınız, siz de benimle aynı görüşte olacak mısınız,ben bu ili rengi bu şekilde kombinledim;

Dar kesimli tek parça kıyafetleri vücut hatlarınızı pek belli etsin istemiyorsanız uzun şallarla yeleklerle kullanabilirsiniz. En kısa zamanda şal bağlama tekiniklerini size buradan daha önceden görmüş olduğum bir video ile aktaracağım;) Yani bende kalınnn...
Buyurun anlattığım detayı ben bu şekilde kombinledim. Dar mavi elbisemle füme şalımı nasıl da dengeledim;
 

 Biliyor musunuz ben kıyafetleri, varolan kıyafetlerime göre alırım. Tıpkı bir puzzle gibidir tüm seçimlerim. Yeniler, varolanları mutlaka tamamlarlar. Olur da hiç bir kıyafetimle alakası olmayan bir şeyi beğendi isem inanın 'çok güzelmiş ama benim gardrobumda yeri yok' der başka bir ihtiyacıma yönelirim. Bu nedenle gereksiz yere edindiğim, sırf beğendiğim için aldığım bir parçam yoktur benim...
 Bu kıyafetle yine gümüş takılar yerinde olacaktı bu nedenle bir kaçını taktım. Uzun swatch kolyem ve bilekliklerim üzerimde olan fümeleri tamamladı.
Bu arada bir dip not: şal takmamış olsaydım boynuma büyük bir kolye takmayı düşünürdüm. Çünkü dar elbiseden dikkatleri aksesuarlara çekmek kıyafetin iddasını bir nebze olsun azaltıyor;)

                                              
 MAXco lardan gidiyorum iki gündür. Tıpkı yağmur botlarım gibi bu gri siyah deri çantam da MAXco. İnanılmaz kullanışlı. Bir siyah,kahve çantaya göre az kullansamda ara sıra yerini buluyor çantam, tıkpı bu kombinde yerini bulduğu gibi:)

Ayakkabıcıklarım:) Bu yıl sanırım botlarım içerisinde 'en sevdiğim' dediğim yeri; rengi ve modeli itibariyle füme kurdeleli botlarım alacak.


Bu kıyafetle olan uyumları ise, tam onları alırken ki hayalimle örtüşüyor. Ben de tıpkı böylesine güzel duracaklarını hayal etmiştim. Bakalım ilerleyen günlerde bu botlar hangi renklerle, hangi kıyafetlerle kombinlenecek;)
Umarım beğenmişsinizdir.

Çok çok üzüntülü haberlerle geçirdiğimiz bu günlerimizde birkaç dakikayı sizi tebessüm ettirmeye ayırdım, umarım başarabilmişimdir.
Barış dolu güzel günler dileklerimle:(
sevgiler benden
yani
elvinodabaşıpekiyi'den

19 Ekim 2011 Çarşamba

duman rengi hırkam ve yagmur-kar botlarım

 Geçen gün bol bol anlattığım yağmur botlarından bir tane de benim var tabi. Oldukça kullanışlılar. Geçen yıl MAXco dan almıştım ama pek fazla giyinememiştim. Yağmurlar başlayınca hemen giyinmeye karar verdim. Duman rengi hırkam ise tamamen yün.Onu giyindiğimde tam anlamıyla fırının içine girmiş gibi oluyorum.Rengine ise bayılıyorum. Duman rengi tanımı ise sevgili anneciğimden kalma.
Üzerimdeki elbise ise streç siyah bir elbise. Oldukça rahat.Canım eşimden hediye.Uzun kollu ve sanırım biraz kısa:P İşte o nedenle hırkalarla koyu renk çoraplarla tercih edilmesi daha günlük hale getirebiliyor siyah elbisemi:) 
Duman rengi çoraplarım ise kıyafeti tamamlar nitelikte. Bu renge pek az rastlandığı için aldığımda birkaç tane almıştım. İyi ki de almışım demiyor değilim:)Bu arada botlarımın küçük kemer detaylarına ise bayılıyorum. Böyle botlara antipati duyarken sempatimi, işte o küçük kemer detayıyla kazanmıştı yağmur botlarım.
Yüzüğüm ise yine açık gri bir taşı üzerinde barındıran kocaman gümüş bir yüzük:)
 Evet,
 hırkam aynı zamanda kapşonlu. Birazcık kepçe kulaklarım var benim ama birazcık:) Onlar, kışın oldukça üşüyorlar...Bu tarz hırkalar ise kurtarıcım görevindeler:)
 
Botlarıma bir de yakından göz atalım. Umarım beğenmişsinizdir. Renk renk olanları da var ama MAXco biraz daha klasik renklerden yana idi geçen yıl.Bu yıla da bir göz atmak lazım;)
  İş sırasında tercih ettiğim ayakkabılar ise 2 gün önce Charles and Keith'den aldığım sade şık ve rahat siyah botlarım.Bu kış oldukça kullanacağım gibi geliyor kendisini.Bu arada ilk defa bu boyda bir bot aldım, hep diz civarı olanlara alışkındım.Umarım bugün olduğu gibi severek kullanabilirim:)


Akşam üzeri yani iş çıkışı ancak birkaç kare çekinebildim. Işık nedeniyle fotoğraflarım biraz flu,kusuruma bakmayın lütfen. Daha iyi karelerde, daha iyi kombinasyonlarla karşınızda olmak dileğiyle.
Sevgiler benden
yani
elvinodabaşıpekiyiden

18 Ekim 2011 Salı

ben sevmesem de siz sevin:)

17.10.2011
Bu kadar da yağılmaz ki dedirten bir günü bitiriyoruz bugün. İnsanın içine kasvet veren, 'ben yağmurlu havayı severim' diyene özendiren bir gündü. Bilmiyorum siz sever misiniz ama ben yağmurlu havayı hiç sevmem. Hiç sevmem diye konuşmayı da sevmem aslında:) Ama neyi severim; bot giyinmeyi, şal takmayı ceket giyinmeyi. Bunları sevebilmek için de hava şartlarının uygun olması gerekiyor, tabi siz de haklısınız. Ama sizin de içinizi karartmıyor mu sabahleyin işe gitmek için bir hışımla kalktığınız sıcacık yatağınızdan sonra yağmurlu camları görmek. Benim karartıyor. Ne giyinsem başlıklı bloglar geliyor aklıma bir de:) Demek ki bu cümleyi kuran bir çok insan var dünyada diyorum. Hayır bu mudur derdimiz tabi ki değil ama bekleniyorsa her birimizden iyi görünmek o zaman ey yağmur sana sesleniyorum; bu kadar da yağılmaz ki...:):)
Ne yapsın güzelce hazırlanıp evinden işe gitmek için çıkan sen ben...
Neyse  yağmur da gerekli! hatta o kadar gerekli ki, zaten gerekli oluşunu konuşacak olursak bu konunun içinde giyimin de kuşamın da pek ehemmiyeti kalmayacak;)
İşte bu nedenle herşeyi alan fakat şemsiyeye ihtiyaç gözüyle bakamayan ben ve benim gibiler artık güzel bir şemsiye alın uyarısı yapmak istiyorum. Hayır hayır geçiştirmeyin şemsiyenizi öyle miniğinden gösterişsizinden değil bildiğin kocamanından, üzerine dayanılarak gidilebileninden, güzelinden heybetlisinden seçin.
Bir deee yağmurluk falan sevmem ben ama siz benim gibi olmayın bir de kendinize cici bici yağmurluklar alın.
Bir deee yağmur botu var değil mi bu kategoride. Tabi bu kesinlikle şart.İşte ne hikmetse onu seviyorum. Resmen kızgın şirin gibi oldum onu sevmem bunu sevmem diye diye
Arabanız olabilir yine de bunları edinin. Evinizle arabanız işinizle arabanız arasında inanılmaz konfor yaratacaklar emin olabilirsiniz.Hem tekstil bu kadar her birini şıklaştırmaya cicileştirmeye çalışırken siz de biraz elinizi cebinize atın;)
Burberry ise bu işi biliyor. Sanırım bir yağmurluk ancak bu kadar iddalı ve güzel görünebilir.Saks mavisi kırmızısı gayet başarılı...

Şemsiye de fena değil değil mi?
Botları illaki koyu renk seçmek zorunda değilsiniz. Bakınız krem rengi de gayet güzel görünüyor...
 bu fotoğrafı çok enteresan bulduğum için ekliyorum yoksa güzellikle yakından uzaktan ilişkili değil;)
Benim şemsiyeli yağmurluklu ve yağmur botlu fotoğraflarımı bekliyordunuz biliyorum ama ben yağmuru şimdilik sadece iş yerimin terasından ve evimin camlarından izliyorum:) Sabah evden çıkıyor akşam eve dönüyorum. Bu nedenle evde ve işte her birinden arınmış halde bulunuyorum... Yağmuru sevmiyorum diyorum ya sadece altında ıslanmayı sevmiyorum yoksa tüm bu saydıklarımla zaten yağmurdan sadece keyif alınır.Sizce?
Sevgiler benden
Yani
elvinodabaşıpekiyiden

15 Ekim 2011 Cumartesi

dünden bugüne; haki ve tozpembe...

Dünden bugüne bir geçiş yapalım diyorum. Bu iki gündür haki yeşile takmış vaziyetteyim. Zannederim kapalı havalar renkli kişiliğimi bozuyor:) Şaka tabi güzeldir hoştur haki yeşil...Bir de yanına toz pembeyi/pudra rengi kondurduysanız şahane diyebilirim. İşte dün de ben öyle bir ikiliyle idim. Ama MOMTAGE fırtınası yüzünden paylaşımı bugüne bıraktım:)
Buyurunuz bakalım beğenecek misiniz?
 Yılar önce takıntılı olduğum halka kocaman küpelere yeniden ısınmaya başladım. Bir çok kişide görmeye başlayınca takmayı bırakmıştım.Hatta var olanları bir başkasına vermişim:) Bu kocaman halkalarım ise yeni... Kolyemle uyumlu olduğunu düşünüp bugün için bu kadar soft bir kıyafeti geri planda bırakmayacak bu sade gümüşlerimi seçtim. Hem gümüş rengi tozpembe ile yine yakışan renkler arasında aklınızda bulunsun...
 Pantolonum da yine geçmiş yıllardan kalma. Kış geldiğinde hemen sarılırım kendisine. Böyle pantolonlar botlarla tercih edildiğinde kadınlara güçlü bir ifade veriyor gibi geliyor bana...Hem kumaşı sayesinde yine sıcacık bir tercih.

Üzerimdeki hırka yaklaşık 6 yıllık ama inanılmaz zarif ve sıcak:) Gözüm gibi baktığım bu hırkanın zamana meydan okumasını ve eğer bir kızım olursa ileride ona kalmasını diliyorum. Bence imkansız değil bakınız 6 yıl boyunca böyle kaldığına göre daha bir çok yıl güzelliğini koruyabilir. Yün kıyafetlerinize gözünüz gibi bakın çünkü güzel ve sıcak oldukları kadar da narindirler.Hem iyi bakılmayı hak ediyorlar sizce?
Kocaman yüzüklerimi yan yana taktığım artık herkes tarafından biliniyor. Pembe kuvarslı yüzüklerim ise en sevdiklerimden. Doğru olduğuna emin olamadığım bir bilgiye göre; pembe kuvars a aşk taşı deniyormuş. Onu üzerinde taşıyan kişiye pozitif bir ışık sağlıyormuş ve kişinin sevgi dolu görünmesine etkisi varmış. Görüyor musunuz bir taş nelere kadir:):) Ben böyle şeylere çok inanmasam da taşlı takıları çok seviyorum. Kuvarsmış safirmiş yakutmuş zümrütmüş farketmiyor:) Hepsi bana iyi geliyor acaba bana gelen bu pozitiflik onların bana etkisi mi benim onlara olan etkim mi bilemiyorum:)Siz de bir pembe kuvars edinip tozpembe kıyafetlerinizle kullanabilirsiniz. Hem deneyin bakalım size nasıl bir etkisi var?
Dünüm böyle idi bugünü ise haftasonuna bırakıyorum...
Keyifli haftasonları...
sevgiler benden
yani
elvinodabaşıpekiyiden

14 Ekim 2011 Cuma

momage değil bilakis momtage :)

Momtage nedir? Biraz merak edin bakalım? Gerçi beni takip edenler gerçeğe yakın tahminlerde bulunur diye düşünüyorum ama bakalım tam anlamıyla bilen çıkacak mı?
Momtage akımı geliyor bayanlar...
Gerçi gelmişti zaten ama farkında olanlara ve de bu akımı kullananlara gelmişti:)
Tamam çok da sıkmadan ince ince açıklıyorum...
Vintage nasıl eski kıyafetleri ama farklı farklı kişilere ait kıyafetleri çeşitli butiklerden satın alıp kullanmak ise Momtage de annenizden kalan mis gibi bir o kadar da güzel nostaljik kıyafetlere hiç para da vermeden sahip olmak anlamına geliyor. Yani durum tamamen duygusal:)
Son zamanlarda canım annemin kıyafetlerini giyindiğimi fark eden sevgili ablam bu sabah bana bu harika başlıkla geldi hem de üzerinde o güzel mi güzel annemin gömleğiyle:)
MOMTAGE: Anneciğinizin harika eski kıyafetleri
Bakınız işte bu gömlek...Harika değil mi?
                                              momtage'ler sanırım insanı biraz da masum yapıyor...
                                                                   bir de şirin.... şirinim benim:)
Tatlı ablam MOMTAGE gömleği ile siyah boru kısa paça pantolonunu giyinmişti. Beline de bir kuşak takmıştı. Küpeleri,saati, saç modeli, makyajı hepsi hepsi çok güzeldi. Tabi oxfort rugan topuklu ayakkabıları ise gömlekten sonra favorim;) Böyle bir kombine ben, 'işte bu' derim;););)
                          Tabi bir de boydan poz verelim, arzı endamımızı gözler önüne serelim:)
PS: ı love you
Bu arada diyorum ki bana momtage kıyafetli fotoğraflarınızı gönderin MOMTAGE look u yapalım bloğumda. En güzel momtage kıyafetli fotoğrafı da bu ayki STİLEO kapağımda yayınlayacağım,  söz veriyorum:) Ve yine söz veriyorum hak eden kazanacak:)
Kim yollayacak diyenler hu hu özellikle sizden bahsediyorum. elvinodabasipekiyi@gmail.com adresime fotoğraflarınızı  bekliyorum. Hem baktım rağbet olmadı kendimi kapak kızı yaparım:)Ne demişler 'demokrasi de çareler tükenmez.'
Veriyorum o zaman sloganı:
Siz de bir Stileo Aslanı olabilirsiniz;)
dadadadammmmmm
Başlangıç tarihi: 14.10.2011 saat: 19:22
Son fotoğraf kabul tarihi: 30.10.2011 saat: 07:22 :)
15 gün verdim daha ne yapabilirim
sevgiler benden
yani
elvinodabaşıpekiyiden...

13 Ekim 2011 Perşembe

bordoyu lacivertle seviyorum...

Merhabalar sevgili Stileo'cular:)
Yoğun ama çok yoğun çalıştığım bu günlerde, başımı işten kaldıramadığım saatlerin ötesinde; tabi ki sizleri, sizlerle bir şeyler paylaşmayı çok özlüyorum. Zaman bulsam her gün bir şeyler paylaşmak isterim ama 'oluyorsa bu kadarı şayet, ne yapsın şahsına münhasır Elvin adlı şahsiyet:):)
Bugün muhteşem asil iki rengi bir araya getirdim sizler için. Hem günümüzün modasını temsil eden hem de geçmişin izlerini taşıyan fiyonklu gömleğimle ve de ona eşlik eden sıcacık laciverlerimle objektifin karşısındayım:)



                                                                   Gömlek!
Evet, 'kimin yoktur ki annesine ait böyle bir gömleği' diye düşünmeden edemiyorum. Olmayanların zannederim anneleri ya gelecekteki kızlarını düşünmemiş ya kızları olacağını düşünmemiş ya da aman çok sıkıldım bu gömlekten modası da geçti atayım gitsin demiştir. Yoksa mümkün değil:) Benim tatlı anneciğim ise bizleri hayal etmiş ki bu gömleğini saklamış. İyi ki de saklamış.
 Bakınız büyük bir zevkle giyiniyorum.(Bugün yine evet annemi anma günüm, haklısınız. Gerçi benim için hergün onu anma günü orası da ayrı.)
Şimdi geri dönüyorum konunun odak noktasına. Ben hayatta tüm renkleri severken bir kaçını ayrı tutarım. Ayrı tutarım derken sevmediklerimden bahsediyorum. Biliyor musunuz o renklerden biri de bordodur:)Diceksiniz bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Siz demeden ben nedenini açıklayayım; Neden bordoyu sevmezdim ben? Çünkü yıllarca lisede ceketinden çorabına kadar bordo giymek durumunda olan biriydim de ondan...
Ama bu gömleğe karşı hislerim çok farklı:)
                      Bu arada yukarıdaki kare için fondan gelen 'ah lele yar' şarkısını duyuyor olmasınız:)
                                               Kabul ediyorum manevi yanı ağır basıyor olabilir ...
Belki bordo ile lacivertin birbirine yakışması da fikrimi değiştirmiş olabilir. Eğer siz de benim gibi bordofobik iseniz bordoyu siyahla değil lacivertle kombinleyin;) Bence şahane oluyor.

                                                          Bir de boydan poz verelim...
Havalar bu aralar pek bi serin, bakarım uzaklara böyle derin derin:)

Yüzüklerime takılarıma da bir göz atın derim, İstersem  kıyafetimle onları böyle de güzel kombinlerim:)


Daha önceden hiç yapmam dediklerimi bir bir yapıyorum ya işte bunlardan biri de böyle büyük taşlı renkli yüzükleri yan yana takmak. Kimisine göre abartı görünebilir ama ben oldukça beğeniyorum. Hem aklınızda bulunsun elleriniz daha bir zarif daha bir zengin görünüyor böyle yüzükler sayesinde;)

Umarım beğenmişsinizdir.
Sevgiler benden
yani
elvinodabaşıpekiyiden...